DOLAR

34,3610$% 0

EURO

36,2779% -0.14

GRAM ALTIN

2.822,50%-0,72

ÇEYREK ALTIN

4.804,00%-0,67

TAM ALTIN

19.214,00%-0,68

ONS

2.553,35%-0,78

BİST100

9.369,68%0,75

Öğle Vakti a 12:53
Bursa KAPALI 10°
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
a
SON DAKİKA

DOLAR 34,3610

EURO 36,2779

ALTIN 2.822,50

BİST 100 9.369,68

Öğle 12:53

10°

“Sarkopeni Hastalığı Yaşlılarda Hayati Riske Yol Açabilir”

ad826x90

T24 Sağlık

Yeditepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekan Yardımcısı ve Fizyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehtap Kaçar, sarkopeni (yaşa bağlı kas kaybı) hastalığının 80 yaşın üzerindeki yetişkinlerin yaklaşık yüzde 50’sini etkilediğini bildirdi.

Hastaneden yapılan açıklamaya göre, yaşlanma, bedende birçok değişikliğe yol açıyor. Yaş aldıkça ilk kaybedilen dokunun iskelet kası olduğunu belirten uzmanlar, özellikle boğaz ve yutak kaslarında yaşanan zayıflığın kişiyi ölüme dahi götürebileceği uyarısında bulunuyor.

Açıklamada görüşlerine yer verilen Prof. Dr. Mehtap Kaçar, yaşlılıkta ortaya çıkan sarkopeni ile ilgili değerlendirmelerde bulundu.

İlerleyen yaşlarda kas dokusu kütlesi, gücü ve fonksiyonunda kayıplar olduğunu belirten Kaçar, sarkopeninin genel olarak 35 yaşında başladığını ve düzenli olarak kas yapan idman yapmayan yetişkinlerin her 10 yılda yaklaşık 3 kilo kas kaybettiğini aktardı.

Kaçar, sarkopeninin özellikle 60 yaşından sonra sık görüldüğünü ve 80 yaşın üzerindeki yetişkinlerin yaklaşık yüzde 50’sini etkilediğini ifade etti.

Sarkopeninin nasıl olduğunun tam olarak açıklanamadığını kaydeden Kaçar, “Temelde hareketsiz yaşam ve düzenli egzersiz yapmama olmak üzere, testosteron azlığı, insülin direnci, büyüme hormonu azlığı gibi hormonal değişiklikler, yetersiz protein tüketimi, kas sonlarında bozulma, kronik inflamasyon, kasın protein üretme kapasitesinde azalma ve kas proteinlerinin yıkılmasında artma sebepler arasında gösterilebilir.” ifadelerini kullandı.

“Bacak kaslarındaki zayıflıklar, dengesizliğe ve düşme riskinin artmasına yol açmaktadır”

Kaçar, yaş fark etmeksizin bir bardak suyu kaldırıp içebilmek için bile kaslara ihtiyaç duyulduğunu anımsatarak, sarkopeninin yol açtığı problemleri ise şöyle sıraladı:

“Günlük yaşam aktivitelerinin yerine getirilememesi yaşlıların bakıma muhtaç hale gelmesine neden olabilir. Bacak kaslarındaki zayıflıklar, dengesizliğe ve düşme riskinin artmasına yol açmaktadır. Bu da ev kazalarına, kalça kırığı başta olmak üzere kemik kırıklarına, kafa travmalarına ve hatta beyin kanamalarına sebep olabilmektedir.”

Sarkopeni’nin yardımcı solunum kaslarını, boğaz ve yutak kaslarını da etkileyebileceğine dikkati çeken Kaçar, solunum kaslarındaki zayıflık, zatürre ve solunum yetmezliği riskini artırabileceğinin altını çizdi.

Kaçar, boğaz ve yutak kaslarındaki zayıflığın yol açtığı hayati tehlike arz eden sorunların özellikle endişe verici olduğunu ve bunun boğulmalara yol açabileceğini vurgulayarak, şunları kaydetti:

“Yiyeceklerin veya içeceklerin nefes borusuna kaçma riski artar, bu da kişinin besinleri soluk borusuna oradan da akciğere kaçırmasına ve ardından da aspirasyon pnömonisi dediğimiz akciğer enfeksiyonlarına neden olabilir. Bu olayların yaşanması hastanede uzun süre kalma, ileri tıbbi müdahalelerin gerekmesi gibi sonuçlar doğurabilir ve hatta ölümle sonuçlanabilir. Diğer yandan, yaşlı bireyler özellikle yeme içme sırasında yaşadıkları bu tür sorunlar nedeniyle bir süre sonra gıda almayı ya da su içmeyi riskli olarak algılayıp gereğince beslenemeyebilir ve gereğince sıvı-su tüketemeyebilir.”

Fizik tedavinin yutma ve teneffüsle ilgili kasları güçlendirmede önemli bir rol oynayabileceğini belirten Kaçar, güvenli bir beslenme ortamı oluşturulması, doğru yeme-içme konumunun öğretilmesi ve yutma terapisi, küçük lokmalarla besinlerin yavaş tüketilmesi, katı ve sıvı besinlerin aynı anda alınmaması ve sıvı yoğunluğunun azaltılması besinlerin soluk borusuna kaçma riskini azaltacağının bilgisini paylaştı.

Prof. Dr. Mehtap Kaçar, aile üyelerinin de fizikî aktiviteyi teşvik ederek, protein zengini beslenme, fizik tedavi ve düzenli sağlık denetimleriyle güvenli bir yaşam ortamı oluşturarak yaşlı yakınlarına destek olabileceklerine vurgu yaptı.

“Erken devirde gerekli müdahalelerin yapılması son derece önemlidir”

Kasların zayıflamaması veya mümkün olduğunca geç zayıflaması için yaşam boyu alınabilecek tedbirlere ilişkin bilgi veren Kaçar, “Düzenli egzersiz, uygun beslenme ve önleyici sağlık sistemleri kullanılarak ömür boyu alınacak tedbirlerle kas zayıflamasının önüne geçilebileceği gibi kişiye özgü tasarlanan tartı idmanını içeren düzenli fizikî aktivitenin yaşlı bireylerde kas gücünü ve fonksiyonunu artırdığı gösterilmiştir. Yeterli protein alımı kas kütlesini koruyamaya yardımcı olur, çünkü proteinler kas tamiri ve büyümesi için gereklidir. Ayrıca, özellikle yaşlı bireylerin sağlık denetimlerini düzenli bir şekilde yaptırmaları, kas sıhhatinin izlenmesi ve erken devirde gerekli müdahalelerin yapılması son derece değerlidir.” değerlendirmesinde bulundu.

Kaçar, günlük tüketilmesi gereken protein ölçüsünün uzunluk, kilo, yaş, cinsiyet ve günlük aktivite seviyesine bağlı olduğuna işaret ederek, bir yetişkinin günlük kilogram başına en az 0,8 gram protein tüketmesi gerektiğini bildirdi.

Protein dendiğinde ilk olarak akla kırmızı etin geldiğini de ifade eden Kaçar, şunları kaydetti:

“Bunun yerine daha sağlıklı besinler tercih edilmelidir. Örneğin, 90 gram somon, alabalık veya mezgit 21 gram, 90 gram pişmiş hindi veya tavuk 19 gram, 170 gram yoğurt 17 gram, yarım su bardağı beyaz peynir 14 gram, yarım su bardağı pişmiş fasulye 8 gram, 1 su bardağı süt 8 gram, 1 yumurta 6 gram, 35 gram badem 7 gram protein içermektedir. Proteinin yanı sıra elbette karbonhidrat ve yağ gibi diğer besin kümelerinin, vitamin ve minerallerin de günlük muhtaçlıkları karşılayacak şekilde ve sağlıklı besin gruplarından karşılanması sağlıklı bir yaşamın vazgeçilmez ihtiyacıdır.”


İnci Taneleri’nin hocası Yılmaz Erdoğan, yeni dönemde da kadınları eğitmeye kararlı mı?


 

Günün öne çıkan haberleri

Diğer Güncel Haberler İçin Tıklayın / Bursa Haber – Bursa Gündem – Bursa Gündem Haber – Bursa Haberleri – Bursa Son Dakika 

Bizi İnstagram’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber

Bizi X’de Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHbr

Bizi Facebook’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber

Bizi Youtube’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber

Bizi Linkedin’de Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber 

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

Tokat’ta Mahallelinin Akbaba Görüntüleme Yarışı

HIZLI YORUM YAP