DOLAR

34,6059$% 0.17

EURO

36,5258% -0.34

GRAM ALTIN

2.920,94%0,76

ÇEYREK ALTIN

5.011,00%0,66

TAM ALTIN

19.980,00%0,43

ONS

2.629,88%0,76

BİST100

9.363,52%-0,34

Öğle Vakti a 12:54
Bursa PARÇALI AZ BULUTLU 10°
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
a
SON DAKİKA

DOLAR 34,6059

EURO 36,5258

ALTIN 2.920,94

BİST 100 9.363,52

Öğle 12:54

10°

Sultan ABDülmecid’e Hediye Edilmişti: İşte Ayasofya’nın Bilinmeyenleri

ad826x90

İtalyan mimar kardeşler Gaspare Fossati ve Giuseppe Fossati, 1847’de Sultan ABDülmecid tarafından Ayasofya Camii’nin onarımında görevlendirildi. Ayasofya onarımı sırasında Hünkar Girişi cephe düzenlemesi, Hünkar Mahfili, Kasr-ı Hümayun ve Ayasofya Muvakkithanesi gibi ekler yapan mimar kardeşler, onarım sonrasında kardeşlerden Gaspare Fossati’nin çizimlerinden oluşun bir albümü ABDülmecid’in desteği ile Londra’da yayımlamıştı. Fossati kardeşlerin onarımını belgeleyen bu gravürler, Ayasofya Camii’nin tamirlerinin tarihini hakkında önemli bilgi ve dokümanlar sunuyor.

Demirören Yayınları tarafından tıpkıbasım tekniğiyle basılan Fransızca ve Türkçe olarak iki dilde yayımlanan ‘Ayasofya’ kitabı, büyük uzunluk, özel kutusunda ve kişiye özel sertifikalı olarak basıldı. Kitabın içerisinde Gaspare Fossati’nin çizdiği 25 adet gravür bulunuyor. Yazar ve tarihçiler, o periyodun tamirlerini ve onarım sürecini günümüzle karşılaştırma imkanı sunduğu için ‘Ayasofya’ kitabının çok önemli tarihi evrak olduğunu söylüyor.

Araştırmacı-yazar Erhan Altunay ve Arkeolog Dr. Murat Sav, Ayasofya Camii ve Fossati kardeşlerin tamirleri hakkında önemli bilgiler verdi.

ALTUNAY: FOTOĞRAF DEĞERİNDE EVRAKLARIMIZ VAR

Ayasofya Meydanı’nı anlatan araştırmacı-yazar Erhan Altunay, “Burada tapınaklar vardı, Zeuksippos hamamı vardı, birçok bina vardı. Burası büyük bir meydandı. O günlerden hiçbir iz kalmadı. Ama çok şanslıyız çünkü Fossatti kardeşlerin ABDülmecid için Ayasofya’yı anlattıkları kitapta fotoğraf değerinde evraklarımız var. 19’uncu yüzyıl halini çok iyi tanıyoruz. Demirören Yayınları’ndan çıkan bu önemli kitapta gördüğümüz bir şey var; baktığımız zaman burada binalar görüyoruz. Aslında o zamanlar Ayasofya Mahallesi vardı. İnsanlar burada yaşıyordu. Bunlar zaman içerisinde ABDülmecid ve ABDülaziz periyotlarında tamamen yıkılmış oldu, bugüne kadar hiçbir izi kalmadı. Yok olan bu binalarla ilgili elimizdeki en güzel evraklar de bu kitapta rastladığımız gravürler” dedi.

DR. SAV: BAŞVURULABİLECEK EN GÜZEL KAYNAKLARDAN BİRİSİ KENDİ ÇİZMİŞ OLDUĞU RESİMLER

Arkeolog Dr. Murat Sav, “Fossati kardeşlerin Sultan ABDülmecid döneminde yaptığı 1847 ve 1849 yıllarını kapsayan onarım basamağında hem öncesiyle hem de sonrasını karşılaştırma yapmak amacıyla başvurulabilecek en güzel kaynaklardan birisi kendi çizmiş olduğu fotoğraflardır. Mesela bu fotoğraflardan bir adedinde Ayasofya’nın dış cephelerinde nasıl değişikliklerin olduğunu görmek çok mümkün olabiliyor. Gaspare Fossati’nin 1847 ve 1849 yılı tamiratında öncelikli olarak tamirattan önce yapıyı resmettiğini görüyoruz. Mesela bu fotoğraflarından bir adedinde cepheye baktığımız zaman dış cephelerinin sadece tek renkli bir sıvayla geçilmiş olduğunu görüyoruz. Buradaki tartı kulelerinin üst tarafında bitim noktalarında çatıların iki yana eğimli kırma çatılar şeklinde bittiğini görüyoruz. Ancak tamirattan daha sonraya baktığımızda bu kez Ayasofya’nın tüm cephelerinin sarı ve kırmızı renkte derzlemeyle ele alındığını görüyoruz. Ayrıca tartı kulelerinin üst taraflarının ise değiştirilerek yarım dairesel forma sokulduğunu görüyoruz. İşte bütün bunlar Fossati’nin tamirinin ayrıntıları ve tekniği konusunda da bize bilgi veriyor. Ayrıca dış tarafta kubbeyi kuşatan payandalara 4 tane ek yaptığını biliyoruz. Bu nedenle Fossati’nin kendi onarımını aynı zamanda resmetmesi de günümüzde bu onarımı yorumlama açısından belgesel paha taşıyor” diye konuştu.

ALTUNAY: 1930’LARA KADAR BU MOZAİĞİN ÜZERİ KAPALIYDI

Önceki vakitlerde Ayasofya Camii’nin girişi olarak kullanılan kapı hakkında bilgiler veren Altunay, “Ayasofya Camii’nin çıkışı olan ama bir zamanlar giriş olarak kullanılan hatta Fatih Sultan Mehmet’in girdiği kapıdayız. Burası mozaiğiyle meşhur bir yer. Bir zamanlar 1930’lara kadar bu mozaiğin üzeri kapalıydı. Fossati kitabında bunu çok net olarak görebiliyoruz” dedi.

DR.SAV: FOSSATİ PERİYODUNUN ONARIMLARININ İZLERİNİ TAŞIYOR

Kapının güzel bir noktası olduğunu söyleyen Dr. Sav, “Buranın güzel bir noktası var. Girdiğimiz kapı Tarsus’ta bir Pagan Tapınağı’nın kapılarıyken daha sonra Ayasofya’daki bir onarım sonrası getirilerek buraya takılmış. Onun da tam karşısında harika bir mozaik pano var. Bu mozaik panoda imparator Konstantin ve Justinianos betimlenmiş. Ortada Meryem Ana ve oğlu İsa’nın bir betimi var. Meryem Ana’nın sağ tarafında bulunan figür Justinianos, elinde tutmuş olduğu ise Ayasofya. Bunun güzel bir noktası var. Yapıldığı dönem itibarıyla Ayasofya’nın mimari kimliğini de çok güzel yansıtıyor. Neredeyse özgün hali yansıtılmış. Diğer taraftaki ise İmparator Konstantin ve İstanbul kentinin bir maketini sunarken resmedilmiş. Burası da Fossati devrinin tamirlerinin izlerini taşıyor. Duvarlarda mermerlerin olmadığı yerlerde alçı üzerine mermer taklidi yapılmış. O dönem Fossati tamiratında yapı hem güçlendirme açısından hem de mimari açıdan bütünsel olarak ele alınmış” diye konuştu.

ALTUNAY: FOSSATİ’NİN BURADA İZLERİ VAR

Fossati’nin çizmiş olduğu mermer kapının önünde değerlendirmelerde bulunan Altunay, “Ayasofya’da mermer kapının önündeyiz. Fossati’nin yaptığı çizimlerde de burası çok güzel görünüyor. Burada ilginç olan bir şey var, iyice baktığınız zaman bu alanda mermerlerin açık olduğu ve halı olmadığı görülüyor. Burada o dönem zaman zaman namaz kılınıyor olabilir ama genelde burası namaz kılma yeri değil. Daha çok insanların oturduğu, sohbet ettiği, Kuran okuduğu daha serbest bir alan. Bu da buranın kullanımıyla ilgili çok güzel ipucu veriyor. Fossati’lerin burada izleri var” dedi.

DR. SAV: SÜTUNLARI AKSA GETİRDİ

Fossati’nin Ayasofya’da derin izler de bıraktığını söyleyen Dr. Sav, “Fossati yaptığı onarım sırasında Ayasofya’da bazı derin izler de bıraktı. Mesela buradaki güçlendirme çalışmalarının altına da imza attı. Örneğin 12 tane sütunun alt tarafındaki kuralları kaldırarak onları değiştirdi, yeniledi, sütunları aksa getirdi. Çünkü yüklerden dolayı biraz kaymış vaziyetteydi. Onun dışında görmüş olduğunuz kalem işi bezemeler bunların neredeyse tamamına yakını o dönem üzerinden geçildi. İç mekanda Fossati’nin derin izleri var. Mesela büyük oranlarda yapılmış olan çapları çok büyük Cihar yar-i güzinler var. Yine 19’uncu yüzyılda Mustafa İzzet Efendi tarafından yazılmış olan çizgiler var, bunlar da mescitteki yerlerini aldı. Bunun dışında elbette ki caminin içerisinde meleklerle ilgili çalışmaları da oldu. Sadece yüzlerini kapatma vasıtasıyla melekler yine koruma edildi. Mozaiklerin neredeyse önemli bir bölümü 18’nci yüzyılın ilk yarısında 1730’lu yıllara kadar genel itibarıyla açıktı. 1730’lu yıllarda yapılan onarım esnasında üzerleri çok ince bir badana ile kapatıldı. Ondan sonraki süreçte Fossati tamiri döneminde açıldı” ifadelerini kullandı.

‘DEMİRÖREN YAYINLARI TARAFINDAN TEKRAR YAYIMLANMASI HARİKA BİR ÇALIŞMA’

Fossati’nin kubbe ile ilgili çalışmalar da yaptığını söyleyen Dr. Sav, şunları ekledi:

“Kubbe’nin de güçlendirilmesi için kubbe eteğini bir zincirle kuşatıyor. Dolayısıyla o dönemki yapılmış onarım aynı zamanda Fossati’nin çizimlerinde de çok yer aldığından dolayı bazı mevzularda hem sosyolojik olarak hem yapının kullanımı hem de yapısal anlamda çok önemli ayrıntılar içeriyor. Hatta bu kitap 1852 yılında yine Sultan ABDülmecit’in desteğiyle Londra’da yayımlanıyor. O yayınlandıktan sonra da bunun özel bir albüm şeklinde Demirören Yayınları tarafından tekrar yayımlanması mükemmel bir çalışma. Böylelikle o periyodun tamiratının neler yapıldığı hem o dönem hem öncesi hem de günümüzdeki haliyle daha net çizgilerle karşılaştırılması mümkün olabiliyor.”

“AYASOFYA YAŞAMAYA DEVAM EDİYOR”

Dr. Sav, “Fossati’nin tamiratı esnasında daha önce burada mevcut olan hünkar mahfilinin yerine yeni bir hünkar mahfili yapılır. Bu genellikle neo bizanten üslubunda bir mahfili olarak kabul edilir. Mahfili taşıyan sütunların 3 tanesi de Fatih Camii’nin avlusunda, geçmişten beri kullanılmayan 3 tane sütun olduğu biliniyor. İçerisinde de harika bezemelere sahip. Aynı zamanda yine bu onarım döneminde Fossati’nin mihrap kısmındaki apsis duvarındaki pencereler de elden geçiyor. Onarım bittikten sonra 13 Temmuz 1849 yılında da açılış yapılıyor. Bu onarım sırasında yaklaşık olarak ortalama bine yakın işçinin çalıştığı tahmin ediliyor. Ayasofya; geç antik çağ, Bizans’ın çeşitli devirleri, Osmanlı’nın içerisinde çeşitli müdahaleler, Mimar Sinan’ın tamiratları başta olmak üzere çok uzun bir serüvene sahip. Bu bin 500 yılın ardından günümüzde de içerisindeki antik dönemlerden kalma çeşitli gereçler, Bergama’dan getirilen mermer küpler ve devşirme gereçleriyle birlikte Ayasofya yaşamaya devam ediyor” dedi.

 

 

 

Diğer Güncel Haberler İçin Tıklayın / Bursa Haber – Bursa Gündem – Bursa Gündem Haber – Bursa Haberleri – Bursa Son Dakika 

Bizi İnstagram’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber

Bizi X’de Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHbr

Bizi Facebook’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber

Bizi Youtube’da Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber

Bizi Linkedin’de Takip Edebilirsiniz / @BursaGündemHaber 

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

Müzisyen Cinayetinde Sanığa ‘İndirimsiz’ Müebbet

HIZLI YORUM YAP