Tiyatro ve Sinema Sanatçısı Suphi Tekniker Son Yolculuğuna Uğurlandı

 Tiyatro ve sinema sanatçı Suphi Tekniker’in (84) cenazesi, Levent Barbaros Hayrettin Paşa Camii’nde öğlen vaktini müteakip kılınan cenaze namazının ardından Ayazağa Mezarlığı’nda toprağa verildi.

Sanatçının oğlu Cem Tekniker ile kardeşi Orhan Tekniker’in taziyeleri kabul ettiği merasime, sanatkarın dostları ve sevenleri katıldı.

Cenazeye katılan sanatçı Ulvi Alacakaptan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 60 yıldan beri Şehir Tiyatrolarını takip ettiğini belirterek, bu sahnede iyi bir oyun izlendiğini kanıtlayacak oyunculardan birisinin Suphi Tekniker olduğunu söyledi.

Tekniker’in çok değerli bir sanatçı olduğunu ve bu isimlerin sayısının giderek azaldığını vurgulayan Alacakaptan, “Burada oyuna geldiğim her zaman, fuayedeki fotoğraflara bakıyorum. Şu an duvar dolmuş durumda. Her gün bir yenisi geliyor. Geçmişi bilmeyen hiçbir sanat ileriye gidemez. Alışılmış ki geçmişe takılıp kalmayacaksınız ama geçmişini de unutmayacaksınız. Şimdi maalesef tiyatro, televizyonun gadrine uğramış durumda. Gitgide seyirci kaybediyor. Burası bir kaleydi ve o kalenin muhafızlarından bir tanesi de Suphi Tekniker’di. Onun, hem sahnede hem sinemada, daima o muzip gülüşlerini hatırlıyorum. Güya daima delikanlıydı, daima de öyle olacak sanıyorum.” dedi.

Oyuncu Erhan Yazıcıoğlu da ustalarından birinin Tekniker olduğunu söyleyerek, “O, birçok insana olduğu gibi bana da çok fazla yardımcı olmuş, emeği geçmiş birisiydi. Bana ilk el veren aktör Suphi ağabeydi. 1969-1970 tiyatro döneminde, ‘Ayrıklar’ isimli bir oyundaki rolünü bana devretmişti. Kendisi bir sinema sineması için şehir dışına çıkacaktı ancak döndüğünde de rolü benden geri almadı. Çok üretkendi ve daima yeni işlerle bizim karşımıza çıkardı. Büyük bir değerimizdi, keşke yaşarken değerini bilebilseydik.” ifadelerini kullandı.

Tekniker’in Türk sineması ve tiyatrosu için çok önemli bir oyuncu olduğunun altını çizen müzisyen ve oyuncu Coşkun Demir ise şunları söyledi:

“Onun oyun gücünü özellikle tiyatroda çok methederlerdi. O bana, ‘Coşkun, Muhsin Bey beni daima elmayla beslerdi.’ sıkıntısı. Suphi Tekniker, tiyatroya aşıktı ve bir o kadar da mütevazıydı. Çok insana yararı olmuş, son derece örnek bir insandı. Yeri cennet olsun.”

Suphi Tekniker’in cenazesi törenin ardından Ayazağa Mezarlığı’na defnedildi.

TÖREN DÜZENLENDİ

Suphi Tekniker için Harbiye Muhsin Ertuğrul Sahnesi’nde tören düzenlendi. Sanatkarın ailesi ve dostlarının hazır bulunduğu törenin sunuculuğunu oyuncu Sevinç Erbulak yaptı.

Törene katılan sanatkarın kardeşi Orhan Tekniker, büyük bir ustayı kaybettiklerini dile getirerek, “Böyle bir günde konuşmak çok zor. O iyi bir baba, ataydı. Üzerimizde çok emeği vardı. Onun hakkını ödemek gerçekten de çok zor. Bizim için bundan sonra onun olmadığı bir hayatta yaşamak hiç kolay olmayacak. Hislerimizi ifade etmekte zorlanıyorum. Geldiğiniz için teşekkür ediyorum. Hepimizin başı sağ olsun.” dedi.

“SUPHİ TEKNİKER, TİYATRONUN ÇALIŞANI DEĞİL, BİR PARÇASIYDI”

Sanatçı Uğurtan Atakan, Tekniker’in, tiyatro ve sinemanın simge oyuncularından birisi olduğunu vurgulayarak, “Onun ‘Darülbedayi’ isimli bir kitabı vardı. Bu çok değerli bir eser ve şu anda baskısı yok. Bugünden itibaren basılması için ne gerekiyorsa yapacağım. Suphi, daima güler yüzlü ve sevecendi. Onu daima güzel bir şekilde hatırlayacağız.” şeklinde konuştu.

Sanatçı Mehmet Esatoğlu, hislerini şu sözlerle ifade etti:

“Ben 1974’te bu tiyatro sahnesine çıktığımda, bir ustam, ‘Tiyatronun sahipleri vardır.’ dedi. Suphi Tekniker de tiyatronun sahiplerinden birisiydi. Onlar, tiyatro için kavga ederler, dövüşürler, savaş verirler. En güzelini yapmak için emek sarf ederler. Suphi Tekniker, tiyatronun çalışanı değil, bir kesimiydi. Kendisini rahmetle anıyorum.”

Sanatçı Bora Ayanoğlu da Suphi Tekniker’le çok güzel vakitler geçirdiklerini vurgulayarak, “Anılarla dolu bir hayatımız var. Birbirimiz için çok kıymetliydik. Onun benim kalbimde çok ayrı bir yeri oldu, olmaya da devam edecek. Benim, takıma geçmemi o sağlamıştır. Bunu da hiçbir zaman unutmayacağım. Nur içinde yat. Seni seviyoruz. Allah taksiratını affetsin.” dedi.

Sanatçı Fatih Mühürdar ise Tekniker ile 20 yıllık dostlukları olduğuna işaret ederek, “Onunla her buluştuğumuzda, bizi geçmişte bir seyahate çıkartıyordu. Bizim için gerçekten de büyük bir isimdi. Allah gani gani rahmet eylesin. Seni seviyoruz Suphi Ağabey.” ifadelerini kullandı.

Sanat yönetmeni Türkan Kafadar, büyük bir ustayı uğurladıklarını dile getirerek, “Onun en büyük sıkıntısı ‘Tiyatroya, sinemaya nasıl daha çok hizmet veririm?’ diye düşünmekti. Daima bunun tasasını duydu. Kendisini rahmetle anıyorum.” ifadelerini kullandı.

SUPHİ TEKNİKER HAKKINDA

Mersin’de, 10 Ocak 1940’ta dünyaya gelen Tekniker, Mersin Lisesi’nden sonra İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Coğrafya Kısmı’ndan mezun oldu.

Akrabası Saim Alpago’nun yönlendirmesiyle İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatrolarına giren sanatçı, senaryosunu Erdoğan Tünaş’ın yazdığı, Orhan Günşiray, Fatma Girik ve Suphi Kaner’in rol aldıkları “Cici Katibem” sineması ile 1960’ta oyunculuğa başladı.

“Şoför”, “Talihsiz Yavrum”, “Tatlı Dillim”, “Tarkan Gümüş Eyer”, “Vukuat Var” gibi sinemalarda de rol