Tunceli’de Türkiye’nin de taraf olduğu Avrupa Yaban Hayatı ve Yaşam Ortamlarının Korunması Mukavelesi (BERN) ile korunan ve Dünya Tabiat Koruma Birliği’nce (IUCN) yayımlanan ‘nesli tükenme tehlikesi altında olan tiplerin kırmızı listesi’nde yer alan, Alevi inancında da kutsal sayılan yaban keçileri, insanların döktüğü tuz ve kovalarla bıraktığı sular nedeniyle kara yolunu mesken tuttu. Tabiat Koruma ve Milli Parklar Şube Müdürlüğü ekipleri de yollara tuz dökülmemesi konusunda uyarıcı tabelalar koyarken; sürü halinde kara yoluna inen dağ keçilerini görenler, hayvanları izlemenin ve ilk kez yakından fotoğraflamanın keyfini yaşıyor. Bölgedeki birçok kentte yaban hayatı ile ilgili incelemelerde bulunan Dicle Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Kısım Başkanı Prof. Dr. Ahmet Kılıç, bu yollarla insanlara alışan yaban keçileriyle ilgili hastalık riski konusunda ihtarda bulunarak, uzak durmanın her iki taraf için de daha uygun olacağını söyledi.
‘YAŞAMLARI ÖNEMLİ TEHLİKEDE’ Prof. Dr. Ahmet Kılıç, bu akışkanlığın yaban hayatını tehlikeye soktuğunu belirterek, “Tunceli’de çekilen görüntülerden izlediğimiz kadarıyla ülkemizin önemli bir sorununu görüyoruz. Ülkemiz yaban hayvanları açısından büyük bir çeşitliliğe sahip. Tüm bölgelerimizde memeliler, kuşlar ve diğer canlı tiplerinden pek birçoklarını görüyoruz. Bu görüntüde dağ keçilerinin insanlara çok yaklaştığı tespit edilmiş. Yaban hayvanları insanlara alışmış, insanlardan kaçmıyor. Bunun iki büyük riski var; birincisi hayvanlardan insanlara, insanlardan da hayvanlara geçen bakteriler, virüsler var ve bunlar hem insanlar için hem de yaban hayvanları için çok önemli tehditler. Biliyorsunuz; evvelki yıllarda yaşadığımız pandemiden dertlerimiz var. Koronanın yarasalardan beşere bulaştığı yönünde bir başka olay daha var. İnsanlardan hayvanlara bulaşan, aynı şekilde bakteriler, virüsler var. Bunlar her iki çeşit için de salgın hastalıklara neden olup, önemli ölümlere ya da yok olmaya götüren sonuçlara neden olabiliyor. Bir diğer önemli sorun daha var; bu hayvanlar insanlara alışacak olursa evet insanımız tabiatı, doğayı, canlıyı seviyor ama maalesef bunu suistimal eden, bunu kullanan bireyler de var. Bunlar tarafından öldürülme, yakalanma ya da kaçırılma olayı olabilir. Dolayısıyla bu olayın tekrarlanmaması, yayılmaması için ülkemizin bu işlerle ilgilenen milli parklar, av ve yaban hayatı müdürlüklerinin o bölgede önlem alması lazım” dedi.
‘BU BİR VATANİ GÖREV’ Prof. Dr. Ahmet Kılıç, “Vatandaşlarımızın bu yabani hayvanlara olan besin verme örneklerini maalesef ayılarda, kurtlarda, tilkilerde de görüyoruz. Bunlar hem yaban hayvanları için hem de insan sağlığı için önemli. Bu konuda milli parkların esasen alanda yiyeceğin kıt olduğu devirde bu cinslere yardımcı olduğunu biliyoruz.
Onların denetiminde düşünülebilir. İnsanımız hem kendi sıhhatleri için hem de bu yaban hayvanlarının sıhhatleri için bunlara yanaşmasınlar ve bunlara yiyecek vermesinler. Bunlar, insanlara alışacak olursa bunların hayatları önemli tehlikede olur. İnsanlarımız da ister istemez riske giriyorlar. O yüzden yaban hayvanlarından uzakta durmaları, görüntüleri uzaktan almaları her iki taraf için de uygun olacaktır. Bu bir vatan görevi, herkesi bu konuda hassas olmaya ve yardımcı olmaya bekliyoruz” diye konuştu.
‘BUNLAR, DAĞLARIMIZIN GÜZELLİKLERİ’ Yolda seyir halindeyken durup, yaban keçilerini görüp fotoğraflayan Murat Kızıl ise “Biz de bu keçileri kara yolunda görüp, fotoğrafını çekiyoruz.
Uzun süre izliyor ve seviyoruz. Onları bu kadar yakından görmek, bizi çok mutlu ediyor. Bunlar, dağlarımızın güzellikleri” dedi.
17:11
