DOLAR

32,8826$% -0.25

EURO

35,1821% -0.54

GRAM ALTIN

2.449,68%-0,30

ÇEYREK ALTIN

4.001,00%-0,17

TAM ALTIN

16.005,00%-0,18

ONS

2.326,34%-0,04

BİST100

10.647,91%-0,31

İkindi Vakti a 17:10
Bursa AÇIK 24°
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
a

Türk Tabipler Buldu, Dünyada Ses Getirdi! Bel Ağrılarının Tedavisi Sil Baştan…

ad826x90

 Fatih Sultan Mehmet Eğitim ve Araştırma Hastanesi Beyin Cerrahi Kliniği doktorları dünyada ilk kez, bel ağrısının fıtık, omurga sorunları gibi nedenler dışında tıp dünyasında yıllardır kabul gören ‘alt orta bölgedeki kasların yağlanması ve zayıflaması’ nedeniyle değil, sırtın her iki yanında bulunan dış yan kaslardaki yağlanma ve zayıflama sonucu ortaya çıktığını bilimsel olarak ispatladı.

Çalışmayı yürüten gruptan Doç. Dr. Murat Şakir Ekşi, bu sonuçların hastalardan istenen MR bulgularının yorumlanmasından, hastaya verilecek idman programlarına kadar literatürdeki tüm ezberleri değiştirebileceğini vurguladı.

Tıpta uzun yıllardır kabul gören bir bilgiyi değiştirebilecek bulgular içeren araştırma, başta pek çok yayın tarafından ret alsa da bel ağrısı konusunda dünyadaki en önemli otoritelerden Dünya Ağrı Enstitüsü’nün resmi yayını ‘Pain Practice’de, üstelik baş editörün ‘mutlaka okunmalı’ ibaresiyle yayınlandı ve tıp dünyasında da ses getirdi.

“PANDEMİDEN SONRA DAHA DA ARTTI”

Bel ağrısının 2020’den önce en yaygın görülen hastalıklar arasında 12’nci sıradayken Kovid pandemisinden sonra 8’inci sıraya yükseldiğini anlatan Doç. Dr. Ekşi, “Çok fazla şahısta görülmesi, genç insanlarda görüldüğü için ve çok fazla iş gücü kaybına sebep olması nedeniyle tıp dünyası için hala önemli çalışma hususlarından birisi. Evvelden neden bel fıtığı veya omurgada bozukluklar olarak düşünülürdü genelde. Ama iş o kadar basit değil. Bel ağrılarının birçoklarının kesin sebebi hala bilinmiyor. Bir hastalığın sebebini tam olarak bilmiyorsak da ona kesin bir çözüm üretebilmemiz zorlaşıyor. Bu nedenle dünyada bu konuda pek çok çalışma yapılıyor. Son yıllarda daha farklı bulgular da ortaya çıkmaya başladı. Örneğin son yapılan çalışmalarda, bel kaslarının da bozulması, yağlanması ve küçülmesi sonucunda bel ağrısının ortaya çıktığı ortaya kondu. Biz ise kendi hastalarımız üzerinde yeni bir araştırma yapmak istedik ve genel kanının tersine asıl nedenin farklı kas kümeleri olduğunu gördük” dedi.

ONLARCA HASTA VE SAĞLIKLI BİREYİN VERİSİ ANALİZ EDİLDİ

Araştırma için yaş ve cinsiyetleri aynı, bel ağrısı çeken 66 hasta ile bel ağrısı şikayeti olmayan 66 kişinin ayrıntılı tahlilleri yapıldı. Doç. Dr. Ekşi, ağrısı olanlarla olmayanlar arasında ne gibi farklar veya benzerlikler olduğunu belirlemek amacıyla bu kıyaslamayı yaptıklarını anlatarak şu bilgileri verdi: “Genel kanının tersine, belin alt orta kısmındaki kaslardan fazla (multifidus kasları), belin üst dış bölgesindeki yüzeysel kaslar olarak da bilinen, elektra spinae ismini verdiğimiz kasların yağlanması bel ağrısını başlatıyor. Bu kanıya nasıl vardık? Bel ağrısı olmayan şahıslarda de belin alt orta kısmındaki kaslar yağlı ve zayıftı ama buna rağmen bel ağrısı gelişmemişti. Dolayısıyla ağrıyı asıl başlatanın sanılanın bilakis farklı bir kas grubu olduğunu bilimsel olarak ilk kez ortaya koyduk.”

“BEL AĞRISINDA ALTIN STANDARDI DEĞİŞTİRECEK”

Bu çalışmayı değerli kılan bulgunun, tıpta “altın standart” olarak kabul edilen görüşünden çok farklı bir sonuca ulaşmak olduğunu kaydeden Doç. Dr. Ekşi, “Genel kabulün dışında bulgular olduğu için uzun bir süreç sonucunda makalemiz kabul edildi ve yayınlandı. Bu alandaki en saygın mecmualardan bir tanesi olan Pain Practice’de yer aldı ve mecmuanın baş editörü olan Harvard Tıp Fakültesi Algoloji Kısmından Dr. Chris Gilligan tarafından da bu yazının, bu konu üzerinde çalışan bilim insanları tarafından ‘mutlaka okuması gereken’ çalışmaların başında geldiğine dair bir yazı yayınladılar. Bu da ülkemiz ve bizim için onur verici olağan ki” diye konuştu.

“AĞRIYI BAŞLATAN KASLARDAKİ BOZULMA 30’LU YAŞLARDA BAŞLIYOR”

Bu buluşun klinik uygulamaları değiştireceğine de dikkat çeken Doç. Dr. Ekşi, sözlerini şöyle noktaladı: “Ağrı nedeninin farklı bir yerden kaynaklandığını gösterdik. Bu çok önemli, zira belin alt bölge kaslarıyla üst bölgesi kaslarının çalıştırılması ki, o yağlanmayı azaltmamız için çalıştırmak gerekiyor. Yapılacak fizik tedaviler, idmanlar tamamen değişecek. Farklı protokoller gerekecek. Dolayısıyla sebebin farklı bir kas kümesinden kaynaklandığını bulduğumuz için, bir kez yapılan müdahalenin de değiştirilmesi gerekecek. Bel ağrısıyla başvuran hastalarımızın tahlilini yaptığımızda sadece yüzde 20’sinde kesin bir patoloji ortaya çıkıyor. Bunların da sadece yüzde 20’si ameliyata gidiyor. Yani aslında bel ağrısına bağlı ameliyatlar, bu hastaların çok küçük bir kısmını kapsıyor. Tedavi sürecinde daha çok, fizik tedavi ya da hastaların spor yapması gibi aktiviteler öne çıkıyor. Her kas kümesinin belli bir çalışma sistemi var. Bu düzeneğe uyan antrenmanlarla o kaslar aktif hale geliyor. Kaslar çalışmazsa, yağlanma devam ediyor. Dolayısıyla yapılacak antrenmanları de fizik tedavi programlarını da tamamen değiştirecek bu bulgu. Bel ağrısı genelde 35-40’lı yaşlardan sonra ortaya çıkıyor. İşte bu, belin üst dış kısmındaki kaslardaki yağlanma da tam olarak bu yaşlardan itibaren başlıyor. Dolayısıyla, aslında şimdi bel fıtığı olmadan önce bu bulgular ortaya çıktığı için baştan o kaslara yönelik antrenmanlar planlandığında, tahminen de bel fıtığına gidecek birden fazla hastada, o süreci baştan engellemiş olacağız.”

KAYNAK: DHA
0 0 0 0 0 0
YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

Atrofik Vajinit Neden Olur? Atrofik Vajinit Nedir?

HIZLI YORUM YAP

0 0 0 0 0 0

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.