DOLAR

33,0375$% 0.64

EURO

35,9450% 0.23

GRAM ALTIN

2.549,84%0,03

ÇEYREK ALTIN

4.104,00%-0,43

TAM ALTIN

16.443,00%-0,43

ONS

2.404,28%-0,46

BİST100

11.051,45%0,25

İkindi Vakti a 17:11
Bursa HAFİF YAĞMUR 24°
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
a

Türkeş Güney: Türk Asrında Yeni Bir Kamu İşçi Rejimi

ad826x90

Türk Büro-Sen Genel Başkanı Türkeş Güney’in ‘Türk Asrında Yeni Bir Kamu İşçi Rejimi’ başlıklı paylaşımı şöyle;

Türk Asrında Yeni Bir Kamu İşçi Rejimi

Kadim Türk Devlet Geleneği, 5000 yıldır güçlü önderler yanında güçlü memur ile cihana hükmetmiştir. Bilgisi ve deneyimiyle Göktürk Devletine hizmet eden Türk Bürokratı Bilge Tonyukuk, kendi adına diktirdiği kitabede şöyle der; . Gece uyumadım, gündüz oturmadım. Kızıl kanımı dökütüp, kara terimi akıtıp, işi gücü [Devlete] verdim daima. Günümüzde de Türk memurları, tıpkı Bilge Tonyukuk gibi, gece uyumayıp, gündüz oturmayıp terlerini Türk Devleti ve Türk Milleti için akıtmaktadır.

Türkiye 21. yüzyılda bölgesel bir güçten, küresel bir güç olmaya adım atmıştır. Gerek coğrafyamızda yaşanan olaylar, gerekse dünya genelindeki olaylar incelendiğinde, dünyanın ve insanlığın yeni gelişmelere hamile olduğunu görüyoruz. Bu doğrultuda, küresel salgın Kovid-19, ardından artan ve yayılan gerginlik ve çatışma ortamı, bölgemizi ve dünyayı bir kaos ortamına itmiştir. Bu kaideler içerisinde bölgesel güç olan Devletimiz beşinci nesil savaş uçağı Kaan ve ana muharebe tankı Altay ile küresel güç olmaya evrilmiştir.

Günümüzde çatışma, gerginlik ve şartları hızlı değişen dünyada, hızlı karar almak bir Devlet için hayati değer arz etmektedir. Ülkemiz, 2018 yılında Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemiyle Devlet yönetiminde hızlı karar alma düzeneklerini inşa etmiştir.
2021 yılında kurulan Türk Devletleri Teşkilatı ile ülkeminiz küresel güç olma sürecindeki en büyük adım gerçekleşmiştir. Günümüzün küresel dünyasında bölgesel bütünleşme liderliğin temel şartıdır. Bu doğrultuda lider ülke Türkiye, Türk Dünyası ve 250 milyon Türk ile bütünleşmeyle ortaya çıkacaktır. Türkiye’nin küresel aktör olması, Türk Dünyasının bütünleşmesinden geçmektedir. Türk Yüzyılının ilk şartı Türk Dünyasıyla bütünleşmekten geçmektedir, ikinci şartı ise güçlü bir Devletten geçmektedir. Güçlü bir Devlet ise güçlü memur ile vücut bulur.

Devlet, esas olarak memurlar aracılığıyla vatandaşa kamu hizmetlerini sunarlar, bu doğrultuda Devlet masa, sandalye, binalar, araçlardan vücut bulmaz. Devlet, memur ve nizam ile vücut bulur ve ayakta kalır. Kadim Türk Devlet Geleneğinin taşıyıcısı ve Devlet geleneğini ayakta tutan da memurlardır, bürokrasidir. Türk bürokrasisi bu manada, sırf vatandaşa hizmet vermekle kalmaz, aynı zamanda Türk Devlet Geleneğinin taşıyıcısı ve kadim geçmişten geleceğe Devletin, dolayısıyla milletin olmazsa olmaz ve milletin bağrından çıkmış bir modülüdür.

Güçlü memur, özünde, teminatlı yani statü hukukuna bağlı istihdam edilen ve aynı zamanda maddi olarak güçlü memur anlamına gelir. Bu olgu, hem çalışırken hem de emeklilikte maddi haklarının yaşayabilir seviyede olmasını gerektir.
Devletin yaşayan cismi olarak bürokrasi ve bürokrasinin özü olan memurların gücü aynı zamanda devletin gücü anlamına gelir. Bu noktada, memurun güçlü olması demek, doğrudan devletin yani milletin güçlü olması anlamına gelir. Güçlü memur, güçlü devlet anlamına gelmektedir. Bürokrasinin ve memurun güçlü olması ise, memurun statü hukuku doğrultusunda istihdam edilmesi ve yüksek mali haklara sahip olmasından geçer.
Memurun güçlü olması, devletin güçlü olmasına sebep verir. Memurun güçlü olmayan bir devlet dünya nizamı içerisinde vatandaşına nitelikli hizmet veremez ve aynı zamanda hayatta kalması güçleşir.
Kamu hizmetlerini yerine getirmekle görevli olan personelin bağlı olduğu istihdam rejimi, temel kurallar ve uygulamaları olarak kamu işçi rejimi, memurluğun niteliğini belirler. Memurun niteliği ise vatandaşın aldığı kamu hizmetinin kalitesini ve aynı zamanda kadim Türk Devlet Geleneği içerisinde Devlet-ebet-müddet davasına hayat verir.

Bu ideal çerçevesinde mevcut Türk kamu işçi rejimi incelendiğinde, öncelikle mevcut 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun parçalı bir niteliğe sahip olduğunu, bütüncül yapısının ortadan kalktığı görünmektedir.
İkinci olarak, işçi rejiminin uyum ve idaresinden sorumlu kurumlar olan Devlet İşçi Başkanlığı ve Maliye Bakanlığı Bütçe ve Mali Genel Müdürlüğü kapatılmıştır. Bu Kurumların bazı vazifeleri açıkta kalmış, bazı misyonları ise diğer kurumlara devredilmiştir. Kamu personelinin yetiştirilmesi konusunda çok önemli misyon yüklenen Türkiye ve Orta Doğu Amme Yönetimi Enstitüsü kapatılmış, vazifeleri boşlukta kalmıştır. Bu çerçevede, 5 milyonu aşkın kamu personeli, 4 milyonu aşkın memur olmak üzere aileleri ile birlikte 25 milyona takabül eden, bütçenin üçte birini ayırdığımız kamu işçi rejimini yönetecek Cumhurbaşkanlığına bağlı merkezi bir otoritenin kurulması elzemdir.
Türkiye Kamu Sen olarak Türk Yüzyılına inanıyor, Türk Yüzyılı maksatlarına ulaşmak için elimizi taşın altına koyuyor; liyakat, statü hukuku, Devlete sadakat, görev yaparken ve emeklilikte statü hukukuna uygun bir refah düzeyine uygun maaşa imkan verecek sade anlaşılır yeni bir Türk kamu işçi rejimine hazırlığımız vardır.

Bu doğrultuda, Türk Yüzyılında Yeni Türk Kamu İşçi Rejiminin dört temel ilkelesi olmalıdır: Liyakat, Statü Hukuku, Devlete Sadakat ve Vazifede ve Emeklilikte Statü Hukukuna Uygun Bir Refah Seviyesi’dir.
. Anayasa’da yer alan eşitlik unsurunun bir gereği olarak kamu hizmetine girişte kamu idaresinde başarı sağlanmasının kamu vazifelilerinin yetkinliğine bağlı olduğuna inanıyor, gerek kamu hizmetine girmede gerekse üst kademe vazifelere atamada liyakatin esas alınmasını istiyoruz.
. Liyakatin kamu işçi rejiminde uygulanması gereken temel prensiplerden biri olduğuna hiçbir tereddüt yoktur. Ancak liyakat prensibinin kamu işçi sisteminde tam manasıyla hayata geçirildiğini söylemek mümkün değildir. Liyakat ile ilgili en çok eleştirilen bahislerden bir tanesi kelamlı sınav ve mülakatlardır.
. Liyakatin tesisi için kelamlı sınav ve mülakatların kaldırılması koşuldur. Gerek Anayasamızda gerekse 657 sayılı Devlet Memurları Kanununda hizmete alma, yükselme ve misyonun sona erdirilmesinin liyakata dayalı olması unsur ve kural olarak kabul edilmiştir. Ancak ilgili düzenlemeler uygulamada hayata geçmemektedir.
. Liyakat prensibinin hayata geçmesi için, istisnai memurluk Cumhurbaşkanlığı ve güvenlik kuruluşları hariç sonlandırılmalı, kelamlı sınav ve mülakatlar kaldırılmalı, KPSS’nin istisnaları kaldırılmalı, atamalar siyasi iradenin tercihleri doğrultusunda ancak liyakati ölçülmüş takımlar içerisinden yapılmalıdır.
. Statü Hukuku, memurluğun ayırt edici özünü oluşturur. Statü hukuku olmadan memur, memur olma vasfını kaybeder. Statü hukuku, asıl olarak akdi (sözleşme) münasebetinin karşıtıdır ve en sade tarifi ile memurun bütün özlük işlerinde teminata sahip olmasını ve rejiminin kanunla düzenlenmesini ifade eder. Statü Hukuku, aynı zamanda memurların meslek tertibi içerisinde genç yaşta hizmete alınarak meslek basamaklarından üste tırmanmasını ifade eder.
. Devlete sadakat, Devlet memurlarının, Türkiye Cumhuriyeti Anayasasına ve kanunlarına sadakatla bağlı kalmaları ve milletin hizmetinde Türkiye Cumhuriyeti kanunlarını sadakatla uygulamalarını içerir.
. Devlet memurları her durumda Devletin menfaatlerini korumak mecburiyetindedirler. Türkiye Cumhuriyeti Anayasasına ve kanunlarına ters olan, memleketin bağımsızlığını ve bütünlüğünü bozan Türkiye Cumhuriyeti’nin güvenliğini tehlikeye düşüren herhangi bir faaliyette bulunamazlar. Aynı nitelikte faaliyet gösteren herhangi bir harekete, kümeleşmeye, teşekküle veya derneğe katılamazlar, bunlara yardım edemezler.
. Bu prensip, Devlet memurlarının Devlete sadakat çerçevesinde yetiştirilmesi ile hayat bulur. Bu yetiştirme, çağdaş asıllar ve devlet geleneği çerçevesinde kurumsal bir yapının vereceği bir eğitimle mümkündür.
. Devlet memurları, görev yaparken ve emeklilikte statü hukukuna uygun bir refah düzeyine uygun maaşa imkan verecek sade anlaşılır bir maaş rejimini hak etmektedir.

Diğer Güncel Haberler İçin Tıklayın / Bursa HaberBursa GündemBursa Gündem HaberBursa HaberleriBursa Son Dakika

YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

Büyükada’da Tekme ve Sopalar Havada Uçuştu! İki Grup Birbirine Girdi, Yaralılar Var

HIZLI YORUM YAP

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.