32,5808$% 0.13
35,3466€% 0.59
2.464,66%0,08
3.995,00%0,05
16.007,00%0,06
2.356,78%0,06
10.872,56%1,78
AA Hatay’da yaşayan Süleyman ve Selda Arslan çifti, yıllar önce genetik hastalıkların esas nedeni olan akraba evliliğinin acı sonuçlarıyla karşılaştı. Kalıtsal ve ilerleyici bir kas hastalığı olan SMA taşıyıcısı olduklarını o devirde bilmeyen çiftin doğan ikiz bebekleri, hastalık sebebiyle sadece 2 gün yaşayabildi ve hayatlarını kaybetti. 6 ay sonra tekrar hamile kalan Senem Arslan, bir kız bebek dünyaya getirdi lakin onu da 9 ay sonra kaybetti. Ailenin sonrasında dünyaya gelen diğer iki bebeği de SMA nedeniyle sadece birkaç ay yaşayabildi. Beş evladını kaybeden Arslan çifti, SMA hastalığı ve genetik hastalık taşıyıcısı çiftler için kullanılan PGT prosedürünü bir televizyon programında öğrendi. Bunun üzerine Ankara’ya giderek PGT usulünü uygulayan Prof. Dr. Volkan Baltacı’ya başvuran çift, bu usul sayesinde sağlıklı bir bebek sahibi oldu. Arslan ailesi, 18 yıl önce dünyaya gelen ve sıhhatle büyüyen kızları Elif’le birlikte Prof. Dr. Baltacı’yı ziyaret etti.
“SMA için PGT usulünün ilk kere yapıldığı bebek”
Ziyaret esnasında açıklamalarda bulunan Prof. Dr. Baltacı, SMA ve diğer genetik hastalıklarda riski artıran en önemli nedenin akraba evliliği olduğuna dikkati çekti. Arslan çiftinin SMA taşıyıcısı olduğunu ve 5 bebeklerini bu hastalık nedeniyle kaybettiğini dile getiren Baltacı, PGT yolunda, embriyolar üzerinde genetik inceleme yapıldığını ve bu inceleme sonucu sağlıklı embriyoların anne adayının rahmine aktarıldığını anlattı. Elif ve ailesiyle bir araya gelmekten mutluluk duyduğunu vurgulayan Baltacı,Biz bu çocuğumuzu bundan 18 yıl önce PGT yani embriyo düzeyinde genleri kontrol ederek ayıklama, bir nevi sağlıklı çocuğu seçme yöntemi ile elde ettik. Şu an 18 yaşında olan Elif, ülkemizde SMA için PGT metodunun ilk kez uygulandığı bebek. Bugün de artık üniversite sınavına girmiş genç bir kız. diye konuştu. Türkiye’de akraba evliliklerinin de etkisiyle SMA taşıyıcılığının yüksek olduğuna dikkati çeken Baltacı, akraba evliliğinin SMA riskini akraba olmayan çiftlere göre 20-30 kat artırdığını ifade etti. Baltacı, Türkiye’de SMA’nın da dahil edildiği evlilik öncesi taramaların kıymetine işaret ederek, akraba evliliği yapan çiftlere gebelik öncesi taramaların da titizlikle uygulanması gerektiğini kaydetti. PGT’nin belli genetik hastalıklarda devlet dayanağıyla ücretsiz uygulanabildiğini, devlet hastanelerinde yapılmasıyla ilgili çalışmaların da başladığını aktaran Baltacı, prosedürün yaygınlaşmasıyla genetik hastalık taşıyıcısı birçok ailenin sağlıklı bir bebeğe sahip olabileceğinin altını çizdi.
“Hayatta olma nedenim, nefes alışım, her şeyim kızım”
47 yaşındaki anne Selda Arslan, 1998’de evlendiğini, evliliğinin 9 yılının çocuklarını kaybetmesi nedeniyle acıyla dolu geçtiğini anlattı. Yaşadığı sürecin çok zor olduğunu vurgulayan Arslan, 5 çocuğunu kaybettiği dönem SMA taşıyıcısı olduklarını bilmediklerini, bu konuda bilinçlendirilmediklerini söyledi. Selda Arslan,Çocuklarımın hepsi tip 1 SMA hastasıydı, 5 çocuğumu bu hastalıktan kaybettim. Bir televizyon programını izlerken Volkan hocaya denk geldim. Direkt Volkan Bey’i aradım, onunla görüştüm.
Ankara’ya geldik. Buraya gelince hastalığımı öğrendim. Bu yola büyük bir umutla başladım, tedavi için merkeze adım atınca olacağına inandım. Bütün kötü günleri unuttum. Çok şükür güzel bir kızım oldu. PGT tekniğiyle Elif dünyaya geldi, dünyanın en mutlu insanı oldum. Benim hayatta olma nedenim, nefes alışım, her şeyim kızım, zira çocukları çok seviyorum. ifadelerini kullandı. Evlilik öncesi taramaların, genetik hastalık taşıyıcısı olan çiftlerin bilinçlendirilmesinin değerine vurgu yapan Arslan, “Geçmişte, en azından taşıyıcı olup olmadığımız belli olsaydı, bu kadar acı çekmez, çocuklarımı kaybetmezdim.” dedi. Elif’in dünyaya gelmesini sağlayan tedavi sürecinin ardından Prof. Dr. Baltacı’yla “aile” gibi olduklarını da dile getiren Arslan, 6 Şubat sarsıntılarında de kendilerini yalnız bırakmayan Baltacı’ya teşekkürlerini iletti.
“PGT’nin ilk kere benim için yapılması havalı hissettiriyor”
18 yaşındaki Elif Arslan ise üniversite sınavına girdiğini ve tercih sonuçlarını beklediğini anlattı. Arslan, sıhhatle büyüyebilmekten mutluluk duyduğunu vurgulayarak, şöyle konuştu:Annem beni dünyaya getirmek için çok savaşmış, daima yanımda olduğu için de anneme çok teşekkür ederim. Bunu hiçbir zaman unutmayacağım. Bu uygulamanın ilk kez benim için yapılması düşününce havalı hissettiriyor, ilk olmak güzel.
Üniversite sınavına girdim, adli tıp ya da sağlık yönetimi okumak istiyorum. Aileler, araştırsınlar tedavi olsunlar, evlat sahibi olabilirler diye düşünüyorum.
Yaz Aylarının Kâbusu Oldu: Ölü Sayısı Artıyor
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.