DOLAR

32,5779$% 0.18

EURO

35,0614% 0.24

GRAM ALTIN

2.456,73%0,88

ÇEYREK ALTIN

4.003,00%0,32

TAM ALTIN

16.035,00%0,29

ONS

2.345,36%0,69

BİST100

10.562,90%1,12

İkindi Vakti a 17:11
Bursa HAFİF YAĞMUR 32°
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
a
  • Bursa Gündem Haber
  • Genel
  • Türkiye’nin İkinci En Büyük Tatlı Su Kaynağı! Endişelendiren Görüntü: Sular 2 Metre Çekildi, Koku Tehdidi Başladı

Türkiye’nin İkinci En Büyük Tatlı Su Kaynağı! Endişelendiren Görüntü: Sular 2 Metre Çekildi, Koku Tehdidi Başladı

ad826x90

Isparta’nın Eğirdir ilçesinde bulunan ve Türkiye’nin ikinci en büyük tatlı su kaynağı olan günün değişik vakitlerinde mavi, yeşil tonlara büründüğü için ‘yedi renkli göl’ olarak isimlendirilen Eğirdir Gölü’nde, su çekilmeleri yaşanıyor. Gölde aşırı su kaybı nedeniyle sular yaklaşık 2 metre çekilirken, göl etrafında balçık, hayvan dışkısı ve çevre atığı sebebiyle de koku sorunu yaşanıyor.

Mevsimsel yağışların azlığı nedeniyle kuraklık tehlikesinin de yaşandığı Eğirdir Gölü’nde yaşanan sorunlara değinen Süleyman Demirel Üniversitesi Mühendislik ve Tabiat Bilimleri Fakültesi’nden Öğretim Üyesi Dr. Meltem Kaçıkoç, Eğirdir Gölü’nün doğal ekosistemin korunması ve yöre halkının geçim kaynağı olması nedeniyle kritik öneme sahip olduğunu belirterek, “Bölgede başta kar yağışlarının azalması olmak üzere, iklim değişikliğinin kuraklık istikametindeki etkileri göl su eviyesinin daima düşüş eğiliminde seyretmesine neden olmuştur.

Mevcut ve mümkün kurak kaideler altında yaşanabilecek su kıtlığının ölçülebilir şekilde tasvir edilebilmesinin ve bu sayede de su güvenliğinin sağlanması için faal tedbirlerin belirlenmesinde ölçü ve kalite modelleri yeri doldurulamaz araçlardır. Son yıllarda bölgede kuraklığın sosyoekonomik açıdan olumsuz etkileri artmıştır. Dolayısıyla daha da geç olmadan artan kuraklık risklerine karşı afet idaresinde sadece kriz yönetimi ile hudutlu kalmayıp proaktif ve önleyici stratejilerin belirlenmesi gerekmektedir” dedi.

SU DÜZEYİNİN AZALMASIYLA KOKU SORUNU YAŞANIYOR

İklim değişikliğinin kuraklık istikametindeki tesirlerinin ziraî su tüketimi ile birleştiğinde Eğirdir Gölü su düzeyinin su ve gıda güvenliğini tehdit eden kritik düzeylere ulaşmasına neden olduğunu söyleyen Kaçıkoç, “Eğirdir Gölü gibi sığ göller, aşırı kuraklık olaylarına karşı derin göllere göre daha hassastırlar zira su düzeyindeki küçük değişiklikler yaşansa bile bu durum toplam yüzey alanı ve hacminin çok daha büyük bir kısmını temsil eder. Su düzeyindeki bu azalmalar, gölün taşınım düzeneğini değiştirmiş, halihazırda artmakta olan su sıcaklıklarındaki artışları daha da şiddetlendirmiştir

Dolayısıyla da bölge halkının yansısına neden olan koku sorunlarına neden olmuş ve hızlı alg büyümesini destekleyen kaideler oluşturarak ötrofikasyonu katalize eden iklim değişikliği, temel olarak, ötrofikasyonun en temel itici güçleri olan yağış, sıcaklık, solar radyasyon ve rüzgar suratındaki değişiklikleri içerir. Dolayısı ile de göl su düzeyindeki azalmalar, aslında ziraî faaliyetlerden ve arıtılmamış atık sulardan kaynaklanan aşırı nütrient yüklerinin baskısı altında olan Eğirdir Gölü’nü ötrofikasyona karşı da savunmasızlaştırmış ve ötrofikasyon sürecini hızlandırmıştır” şeklinde konuştu.

Eğirdir Gölü’nün de içerisinde yer aldığı Antalya Havzası da dahil olmak üzere 6 nehir havzasında muhakkak kirleticiler için su kalite modelleme çalışmalarına başladıklarını söyleyen Dr. Kaçıkoç, “Çalışmalarımız tamamlandığında havzalardaki tüm su kütlelerinin ekolojik açıdan iyi duruma ulaşması için uygulanması gereken temel ve tamamlayıcı önlemler belirlenecektir.

Bahsettiğim ölçü senaryoları ile birlikte, söz konusu kalite önlem senaryoları da uygulanmaz ise, kuraklık koşullarının devamlılığı durumunda, Eğirdir Gölü’nün doğal kurallarının tersine daha sakin, daha sıcak kurallar gelişecektir. Böyle bir durumda, gölde mevcut durumda olması gereken baskın olan endemik makrofitlerin yerine, iklim değişliğinin tesirlerine karşı yüksek toleransa sahip ve gölün içme suyu üretimi, ziraî sulama ve balıkçılık için kullanımını tehdit edecek çeşitli toksinler üreten siyanobakterilerin baskın hale gelmesini artıracaktır” açıklamalarında bulundu.

Dr. Meltem Kaçıkoç, Eğirdir Gölü için atık sonuçları sınanmış ve uygulanabilir eylem planlarının ivedilikle hayata geçirilmesi gerektiğini dile getirdi.

0 0 0 0 0 0
YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

DGS Adaylarının Eğitim Bilgilerini Kontrol Süreci Başladı

HIZLI YORUM YAP

0 0 0 0 0 0

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.