32,8826$% -0.25
35,1821€% -0.54
2.449,68%-0,30
4.001,00%-0,17
16.005,00%-0,18
2.326,34%-0,04
10.647,91%-0,31
Büyükelçi Musa, Çin’de Pekin Edebiyat ve Sanat Etrafları Federasyonu ile Pekin Lao Şı Edebiyat Akademisi tarafından düzenlenen 3. Uluslararası Edebiyat Akademisi Dekanlar Forumu’nda konuştu.
Türkiye ile Çin’in geçmişi İpek Yolu’na kadar giden uzun etkileşimler tarihinin bulunduğuna, iki kültürün ticaret, ideoloji, sanat ve edebiyat yoluyla asırlarca iç içe geçtiğine işaret eden Musa, “Türk ve Çin uygarlıklarını ve ortalarındaki bağları yeni kuşaklara öğretmek sorumluluğumuzdur.” dedi.
Musa, iki ülkenin zengin edebiyat birikiminin kültürel alışverişlerin ve karşılıklı anlayışın gelişimine katkı sağlayacağına inandığını belirterek bu sayede iki halkın tarih ve kültür alanında birbirlerini daha yakından tanıyabileceğinin altını çizdi.
Türkiye’de üniversiteler ve araştırma enstitülerinin Çince öğretiminin yanında Çin edebiyatı, ideolojisi ve tarihi alanında kapsamlı programlar sunduğuna dikkati çeken Musa, Çincenin Türkiye’de 10 üniversitede okutulduğunu, ayrıyeten ortaöğretimde seçmeli ders olarak verildiğini anlattı.
Musa, Türkiye’de Orta Doğu Teknik Üniversitesi, Boğaziçi Üniversitesi, İstanbul Yeditepe Üniversitesi ve İstanbul Okan Üniversitesinde 4 Konfüçyüs Enstitüsünün kurulduğunu, Türkiye’nin de 2021’de Pekin’de Yunus Emre Türk Kültür Merkezini faaliyete geçirdiğini ifade etti.
– “TÜRKİYE VE ÇİN, BİRLİKTE ÜNIVERSİTE KURMALI”
İki ülkenin küresel ve bölgesel tartısı ve stratejik işbirliği iştiraki açısından düşünce kuruluşları, araştırma merkezleri ve üniversiteler arasında akademik diyaloğu geliştirmenin ehemmiyetine işaret eden Musa, “Türkiye ve Çin, birlikte üniversite kurmalı ve ortak akademik çalışmalar için fonlar oluşturmalı.” tabirini kullandı.
Musa, Türkiye’de sinoloji alanında çalışan değerli araştırmacıların olduğunu dile getirerek, onların iştirakiyle ortak seminerler ve belli temalar etrafında konferanslar ve atölyeler düzenlenebileceği, her iki lisanda ortak mecmualar yayımlanabileceği tekliflerini dile getirdi.
Akademik ve kültürel alanda işbirliği sistemleri oluşturulmasının akademisyenler ve uzmanlar arasında etkileşim sağlayacağına dikkati çeken Musa, bunun her iki tarafa da yarar sağlayacağını vurguladı.
Türkiye’den Kırmızı Kedi Yayınevi ile Pekin Lao Şı Edebiyat Akademisi arasında imzalanan işbirliği mutabakatını memnuniyetle karşıladıklarını belirten Musa, bu sayede Türk edebiyatının önde gelen yapıtlarının Çin okuruyla ve Çin edebiyatının yapıtlarının de Türk okuruyla bulaşabileceğini söyledi.
Musa, Türkiye ile Çin arasında gelecekte edebiyat, kültür ve sanat alanında daha fazla işbirliğine şahit olmayı umduklarını belirterek sözlerini noktaladı.
– “KİTAPLAR, ÜLKELER ARASINDA EN KALICI İLETİŞİM KÖPRÜSÜ”
Çin’den ve çok sayıda ülkeden araştırmacı, edebiyatçı ve yayıncıların yer aldığı foruma Türkiye’den Öğretim Üyesi Giray Fidan, Kırmızı Kedi Yayınevi’nin kurucusu Haluk Hepkon ve gazeteci-yazar Kamil Erdoğdu katıldı.
Sinoloji alanındaki çalışmalarıyla tanınan Fidan, Türkiye Sinoloji Topluluğu’nun kurulmasının ardından son bir yılda Çince ve sinoloji alanındaki ortak çalışmalarda önemli uzaklık kaydedildiğini, önemli yapıtların çevrildiğini belirtti.
Türk okurların Çin edebiyatına ve özellikle çağdaş yapıtlara ilgilisinin yüksek olduğuna işaret eden Fidan, Türkiye’den ve Çin’den müellifler, tercümanlar ve yayıncılar arasında etkileşimlerin, karşılıklı ziyaretlerin gelecekteki işbirliğini daha fazla geliştirmesinin beklendiğini söyledi.
Fidan, yazının ve kitapların, ülkeler ve ulusların birbirini daha iyi anlayabilmesi için en etkili ve kalıcı iletişim köprüsü olduğunu belirterek, “Yazılı çeviri sonsuza dek kayıt olarak kalıyor. Tarihi kayıt olarak koruma edilen çevri eserler, ülkeler arasında kalıcı köprüler kuruyor.” değerlendirmesinde bulundu.
– “EDEBİYAT, HALKLAR ORTASINDAKİ ETKİLEŞİM AÇISIDAN ÖNEMLİ”
Gazeteci-yazar Kamil Erdoğdu da 1990’lardan 2000’lerin başına dek Anadolu Ajansı muhabiri olarak Pekin’de görev yaptığını, bu devirde Türkiye ile Çin arasında, antik İpek Yolu’na kadar giden tarihî bağlara değinilmesine rağmen insani seviyedeki etileşimin hudutlu kaldığını anlattı.
O devirde iki toplumun birbirini gereğince tanımadığını, yanlış anlamaların ve ön yargıların bulunduğunu ifade eden Erdoğdu, iki ülke arasında doğrudan uçuşların başlamasının ve Uzak Doğu ülkeleri Japonya ve Güney Kore’nin ev sahipliğindeki 2002 Dünya Kupası’nda Türkiye ve Çin futbol gruplarının aynı kümede müsabakasının, pek çok kişinin ülkelerin ismini ilk kez duymasına vesile olduğunu gözlemlediğini anlattı.
Erdoğdu, zaman içinde iki ülke arasında siyasi ve ekonomik ilgilerin derinleştiğini fakat halklar arasındaki alakanın gelişmesine ihtiyaç olduğuna işaret ederek, “Edebiyat, halklar arasındaki etkileşim açısıdan önemli zira siyasi, ekonomik, psikolojik ve sosyolojik boyutlarıyla toplumları her istikametiyle yansıtıyor.” diye konuştu.
Türkiye’de Çin edebiyatının gereğince bilinmediğini ama bu açığı kapatmak üzere çeviri çalışmalarına hız verildiğine dikkati çeken Erdoğdu, ülkeler birbirini daha fazla tanıdıkça daha uyumlu ve barış içinde yaşayacağına inandığını dile getirdi.
– TÜRK VE ÇİNLİ EDEBİYATÇILAR AYNI MECMUADA BULAŞACAK
Yayıncı Haluk Hepkon da daha önce Çin Yayın Grubu ve Çin Ulusal Yayın İthalat İhracat Grubu ile işbirlikleri yaparak birçok Çince yapıtı Türk okuruyla buluşturduklarını ve bu çalışmaları sürdüreceklerini kaydetti.
Pekin Uluslararası Kitap Fuarı (BIBF) kapsamında yarın Pekin Edebiyat ve Sanat Etrafları Federasyonu ile anlaşma imzalayacaklarını ifade eden Hepkon, “Türk edebiyatçılarıyla Çinli edebiyatçıların katkıda bulunduğu bir mecmuayı Türkiye’de yayımlayacağız.” dedi.
Hepkon, fuar kapsamında ayrıyeten Fidan’ın “Türkiye’de Sinolojinin Doğuşu” kitabı için Çin’de tanıtım yapılacağını belirtti.
Dünya Sinoloji Merkezi ile yaptıkları mutabakatla İstanbul’da bir ofisin kurulduğunu, buna karşılık kendilerinin de Çin’in Çingdao kentinde bir ofis kurduğu anlatan Hepkon, bu vesileyle ofisi de ziyaret edeceklerini vurguladı.
Hepkon, Türkiye’nin Pekin Büyükelçisi Musa’nın edebiyat alanındaki bu önemli foruma katılarak dayanağını göstermesinin kendilerini gururlandırdığını belirterek, “Türkiye’nin edebiyata ve kültüre, Çin ile dostluğa verdiği ehemmiyeti göstermesi açısından şık bir hareketti.” sözünü kullandı.
Cezaevinden Çıktı Eşini Pompalı Tüfekle Katletti
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.