DOLAR

32,8826$% -0.25

EURO

35,1821% -0.54

GRAM ALTIN

2.449,68%-0,30

ÇEYREK ALTIN

4.001,00%-0,17

TAM ALTIN

16.005,00%-0,18

ONS

2.326,34%-0,04

BİST100

10.647,91%-0,31

İmsak Vakti a 03:35
Bursa AÇIK 29°
  • Adana
  • Adıyaman
  • Afyonkarahisar
  • Ağrı
  • Amasya
  • Ankara
  • Antalya
  • Artvin
  • Aydın
  • Balıkesir
  • Bilecik
  • Bingöl
  • Bitlis
  • Bolu
  • Burdur
  • Bursa
  • Çanakkale
  • Çankırı
  • Çorum
  • Denizli
  • Diyarbakır
  • Edirne
  • Elazığ
  • Erzincan
  • Erzurum
  • Eskişehir
  • Gaziantep
  • Giresun
  • Gümüşhane
  • Hakkâri
  • Hatay
  • Isparta
  • Mersin
  • istanbul
  • izmir
  • Kars
  • Kastamonu
  • Kayseri
  • Kırklareli
  • Kırşehir
  • Kocaeli
  • Konya
  • Kütahya
  • Malatya
  • Manisa
  • Kahramanmaraş
  • Mardin
  • Muğla
  • Muş
  • Nevşehir
  • Niğde
  • Ordu
  • Rize
  • Sakarya
  • Samsun
  • Siirt
  • Sinop
  • Sivas
  • Tekirdağ
  • Tokat
  • Trabzon
  • Tunceli
  • Şanlıurfa
  • Uşak
  • Van
  • Yozgat
  • Zonguldak
  • Aksaray
  • Bayburt
  • Karaman
  • Kırıkkale
  • Batman
  • Şırnak
  • Bartın
  • Ardahan
  • Iğdır
  • Yalova
  • Karabük
  • Kilis
  • Osmaniye
  • Düzce
a

Yeni Uygulamalar Hayata Geçirilmeli

ad826x90

Türkiye’de nüfus yapısında değişimle birlikte yeni sosyal siyasetlere ihtiyaç doğduğundan bir evvelki yazımızda bahsetmiştik… TÜİK verilerinin ayrıntılarında geliştirilmesi gereken sosyal siyasetlere ilişkin önemli ipuçları var. Bunlardan birincisi, en az bir yaşlı bulunan hanelerin yüzde 25.8’inde yaşlı birey tek başına yaşıyor. 1.669.270 yaşlı tek başına hayatını sürdürüyor.

TÜİK’in geçtiğimiz hafta yayımladığı diğer önemli bilginin kaynağı olan yaşlı nüfusun profiline dair araştırmasından, alışverişini kendi yapabilen yaşlıların oranının yüzde 55.1, kendi başına banyo yapabilen yaşlıların oranının ise yüzde 86.5 olduğu görülüyor. Dolayısıyla tek başına yaşayan ve alışveriş, banyo gibi ihtiyaçlarını gideremeyen yaşlı sayısının önemli bir oranda olması söz konusu.

Bu durumdaki yaşlılarımıza yönelik sosyal siyasetlerin geliştirilmesi çok önemli. Ayrıyeten eşi vefat etmiş yaşlı kadınların oranının, eşi ölmüş yaşlı erkeklerin dört katı olduğu verisi TÜİK tarafından paylaşılmış. Bu durum geride kalan dul eşlerin hem sosyal güvenlik sistemi hem sosyal siyasetler açısından korunması gereken bir kesim olarak ön plana çıktığını gösteriyor.

Yaşlı yoksulluğu

TÜİK’in yaşlılara yönelik en çok endişe ettiren verisi ise yaşlı yoksulluk oranı. 2019 yılında yaşlı nüfusun yüzde 14.2’si fakirken, 2023 yılında bu oran yüzde 21.7’ye yükseldi. Bu sayı korkutucu. Diğer yandan cinsiyetler arasında da farklılık arz ediyor. Yaşlı kadınların yaşlı risklere göre yoksulluk riskini daha şiddetli yaşadığı görülüyor. Bu tablonun ardında ne yazık ki sosyal güvenlik sisteminde emekli aylıklarına yönelik yapılan değişiklikler yatıyor. Aylık bağlama oranındaki azalma, güncelleme katsayısındaki düşüş gibi nedenlerle emekliler hayatlarının tahminen de en güzel devirlerini yoksulluk riski ile karşı karşıya geçirmek durumunda kalıyorlar.

Denge bozulunca

Nüfusun yaşlanmasının sosyal güvenlik sistemi açısından getirdiği en büyük risk, emekli olan kişi sayısının artıp çalışan kişi sayısının azalması. Sosyal güvenlik sistemleri, prim ödeyen kişiler ile gelir veya aylık alan kişilerin makul bir istikrarda olmasını gerektirir. Aktif – pasif istikrarı olarak ifade edilen aktüeryal denge, sisteme prim ödeyen kişiler ile sistemden aylık veya gelir alan kişiler arasında makul bir oranı gerektirir.

Bu oran bozulduğunda sosyal güvenlik sistemlerinin gelir ve masraf istikrarı bozulur. Böyle olunca da bütçe transferi gerekliliği doğar. Lakin uzun vadede nüfusun üretime katılan kısmının azalması bütçe transferlerini de mümkün olmaktan çıkartır. Bu durum sosyal güvenlik sistemleri açısından sürdürülebilirliği ortadan kaldırır. Ülkemizde aktif pasif istikrarı süreç içerisinde bozuldu. Yani çalışan ve prim ödeyen sayısındaki artış ile aylık veya gelir alan yani pasif çalışan sayısındaki artıştan geride kaldı. Dolayısıyla bundan sonra bu istikrara göre yeni siyasetler üretmek, yeni uygulamalar hayata geçirmek durumundayız. Aksi halde yaşlılık toplumumuzun korkulu düşü haline gelecektir.

0 0 0 0 0 0
YORUMLAR

s

En az 10 karakter gerekli

Sıradaki haber:

Gümüş Balığı

HIZLI YORUM YAP

0 0 0 0 0 0

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.